Kıbrıs adasının bilinen tarihine göz atıldığında sürekli olarak mücadelelerin yaşandığını söylemek olasıdır. Bu süreçte adeta bir mal gibi alınıp satıldığına tarih tanıklık etmektedir. Bazı merkezlere ulaşabilmek adına adaya sahip olmak isteyenler günümüzde çevresinde bulunan yer altı zenginlikleri adına benzer durumu yaşatmaktadır.
Ada Türkler tarafından en uzun süreli olarak yönetilmiştir. Bu süre zarfında Türk yöneticilerin engin hoşgörüsünü hak etmediklerini söylemek durumunda olduğumuz Rumlar arkalarına aldıkları Ortodoks Kilisesi ve dış desteklerle Türklere karşı etnik temizlik hareketine girişmişlerdir.
Adanın asli unsuru olan Kıbrıs Türkleri saldırılara karşı direndiler. Uzun soluklu olan mücadele kan ve gözyaşı dökülerek başarıya ulaştı. Bu başarıda emeği geçenlerin hepsini saygı ve sevgi ile anıyoruz.
Kıbrıs Türkleri var olma mücadelesinde yalnız değillerdi. Anavatan Türkiye’nin yiğit ve kahraman insanlarının verdikleri katkılarının da unutulmaması unutturulmaması gerektiğini kaydetmek istiyoruz.
1 Ağustos 1958’de kurulan Türk Mukavemet Teşkilatı içinde ilk görev alanlar dağınık şekilde sürdürülen mücadeleyi toparladılar. Daha sonra görev alan 2. Bozkurt olarak tanınan Kenan Çoygun Paşa, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne giden yolu da açıyordu.
Görev yaptığı dönemde oluşturduğu yapı bir devletin nasıl kurulacağını veya kurulması gerektiğinin göstergesi idi. Görevi döneminde yaptıklarını hiçbir zaman “Ben yaptım” söylemi ile dillendirmedi. Her zaman “Biz yaptık” diyerek başarısını perçinleyen bir kişi olmuştur.
O’nu bedenen aramızdan ayrıldığı 8. Ölüm yıldönümünde özlem ve saygı ile anıyoruz. Bizimlerin savaşçısı olan Kenan Çoygun Paşa Yüce Atatürk’e yürekten bağlı idi. O’nun ilkelerine sahip çıkarak “Mustafa Kemal Atatürk’ün de askeri olduğunu da kanıtlamıştır. Yaptıkları ile de yolumuzu aydınlatmayı sürdürmektedir.
Mustafa Kemal Atatürk’ün askeri bizimlerin savaşçısı Kenan Çoygun Paşa’yı hergün artan sevgi ve saygı ile anıyoruz. Aydınlıklar içinde olduğu inancındayız. Büyük asker eserlerine sahip olacağımızı yineliyoruz.
...